Başarının Püf Noktası

Başarının Püf Noktası

Hayatta başarılı olmanın kriteri nedir? İşte başarı budur diyebildiğimiz an hangi andır?

İnsanlar yaşamların çeşitli devrelerinde bir şekilde makam sahibi olma imkanına sahip olurlar. Bu bazen şans, bazen hak ederek, bazen de hile, yalakalık ve kişisel ilişkilerle elde edilir.

İşte bu noktada topluma faydalı olmasını gereken bu makam sahipleri, hak etmeden gelmeleri halinde bir hazımsızlık ve benlik sorunu yaşarlar.

Kendini aşamamış, hasbelkader elde ettiği bu makamın sevdalısı kişilerin ilk yaptıkları şeyin çevrelerine kendilerini tanıtmak olduğu aşikardır. Her hal ve hareketiyle çevresine verdikleri mesaj şudur: “İşte ben buyum. Ben. Ben. Ben varya ben böyle büyük bir insanım.”

İşte tam bu noktada içe karşı yani benliğine ve enaniyetine karşı galebe çalamamış insanın dışa karşı başarılı olması da düşünülemez. İçte mücadeleyi kazanmış, kendini aşmış ruhlar her zaman için sadece ve sadece görevlerini yaparlar ve neticenin ne olduğu ile ilgilenmezler. İslam akidesinin temel taşlarından bir tanesi ve belki de en önemlisi; ferdin kendi vazifesini yaptıktan sonra, neticesi ne olursa olsun üzerinde durmaması, diğer bir ifadeyle İlahi vazifeye karışmamasıdır.

Tarihte abide şahsiyetlerden birisi de Celaleddin Harzemşah’tır. Bu örnek şahsiyet hakkında şu ifade edilir:

“Meşhurdur ki, bir zaman İslâm kahramanlarından ve Cengiz’in ordusunu müteaddit defa mağlûp eden Celâleddin-i Harzemşah harbe giderken, vüzerâsı ve etbâ ı ona demişler:

Sen muzaffer olacaksın. Cenâb-ı Hak seni galip edecek.”

O demiş: “Ben Allah’ın emriyle, cihad yolunda hareket etmeye vazifedarım. Cenâb-ı Hakkın vazifesine karışmam. Muzaffer etmek veya mağlûp etmek Onun vazifesidir.”

Teslimiyet sırrını anlamasıyla da çok defa muzaffer olmuştur.

İşte mesele budur. Toplumda makam ve mansıp sahibi insanlar bu anlayış ile hareket ettikleri takdirde başarının püf noktasını yakalamış olurlar.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*