İYİ Günler Göreceğiz Güneşli Günler

Yazar: Dr. Ali Yılmaz

İYİ Parti Genel İdare Kurulu, yasal zorunluluk gereği il ve ilçelerde kongre ve olağan kurultay kararı aldı. Erken seçim olacak mı olmayacak mı tartışmaları nedeni ile kongre kararı ertelenmişti.

Anlaşıldı ki, 2023’de yapılması gereken genel seçimler erken değil, zamanında yapılacak.

Ayrıca genel seçimlerde milletvekili adayı olacak partililerin, teşkilatlarda boşluk olmaması için il ve ilçe kongrelerinde aday olmamaları konusunda tavsiye kararı alınması yerinde ve gerekli bir karar olarak görülüyor.

İYİ Parti tabanı uzunca süredir böyle bir kararı bekliyor olacak ki, karar açıklanır açıklanmaz teşkilatları ve üyeleri bir heyecan sardı. Zira tabana tepeden bakan, partiyi “kendi malı” gibi görenlerden… Vatandaşta önemli bir karşılığı bulunmayan bazı ekipçi ve hizipçi isimlerden rahatsızlık duyuyor.

Her partide kongre öncesinde böyle tartışmalar olur. Burada dikkat edilmesi gereken şey, meydana gelecek hasarın mümkün olduğunca az olmasıdır. Zira seçime az bir süre kaldı.

Milletvekili aday adayı olacak il-ilçe başkanlarının yapılacak kongrelerde aday olmaması ise doğru bir karar olmuştur. Hem teşkilatlarda bir boşluk doğmayacak hem de adaylık yarışında eşit şartlar oluşacaktır.

Şimdi kilit soru şu;
Milletvekili adaylıklarında ön seçim olacak mı, yoksa adayları genel merkez mi belirleyecektir? GİK toplantısından milletvekili adaylıklarının belirlenmesiyle ilgili bir karar çıkmadı.

Aslına bakılırsa iki yönteminde avantajlı ve dezavantajlı yanları var. Siyasi Partiler Kanunu bu haliyle yürürlükte kaldığı sürece liderlerden demokratik bir adım beklemek ve yalın hali ile önseçim istemek de yanlış olur. Üye yazılımı ve delege seçiminin nasıl yapıldığı ortada iken…

Ülke yönetimine talip olan ve iktidara gelmesi muhtemel olan partiler, devlet yönetimine hazırlıklı olmalıdır. O nedenle bilgili, birikimli, deneyimli ve devlet aklı ile hareket eden kadrolara da ihtiyaç vardır. İşte bu noktada başkanlık divanına önemli görevler düşmektedir.

Vatandaşın derdi seçim değil geçimdir. Lakin seçim olmadan da bu ucube sistemi değiştirmenin imkânı yoktur. Başta demokrasi ve hukuk olmak üzere kamu yönetimi yeniden yerine oturtulmalıdır. Ekonomi, demokrasi ve hukuk gelmeden düzelmeyecek… İç ve dış yatırımlar gelmeyecektir.

Tahminim; teşkilatın ve seçmenin talebi dikkate alınarak, adayların genel merkez tarafından bizzat Meral Akşener’in kontrolünde belirleneceği yolundadır.

İYİ Parti ve Meral Akşener bu kongre ile kendisine yeni bir rota çizecek midir? Bunu önümüzdeki günlerde daha net olarak görebileceğiz.

İYİ Parti’nin 3. Olağan Kongresi birçok yenilikleri de beraberinde getirecektir. Zira çok şeyin değişeceğini öngörmek için kâhin olmaya gerek yok. Bu kongre ile başta Kürtler olmak üzere toplumun her kesimine selam gönderilmesi demokrasinin ve milli birliğin bir gereğidir.

Türkiye’yi yönetecek bir liderden de daha demokrat, daha bağımsız, daha özgürlükçü olması beklenir. Ve bir kadın… Türkiye’yi yönetecek kadın da muhtemelen Akşener olacaktır.

Türkiye’de AK Parti iktidarına güvenmeyen ve umudunu kesmiş; boşalmış bir siyasi alan bulunmaktadır. Bu alanda siyaset yapabilecek yegâne parti de İYİ Parti’dir. Bu yüzden İYİ Parti, Türkiye’nin en çok konuşulan partisidir.

İYİ Parti siyasî yelpazenin neresinde?

Bu soru aslında zor bir sorudur. Çünkü bu partinin kuruluşuna baktığımız zaman, bu parti ülkücülerin omuzlarında mecburen kurulmuş bir partidir. Meral Akşener’in MHP liderliği doğrudan siyasî iktidarın devreye girmesiyle engellenmeseydi İYİ Parti belki de doğmayacaktı.

Şimdi İYİ Parti MHP’nin devamı değil, rakibi bir partidir. MHP çizgisinde siyaset yapmak, partiyi çok kısıtlı bir alana hapsedeceği için daha çok merkezde ihtiyaç duyulan yeni bir hareket olarak ortaya çıkmıştır. Kimliği de bu kongre ile iyice oturacak ve kurumsallaşacaktır.

İYİ Parti, oyunu artıran ve Millet İttifakı içerisinde yer alan kilit bir partidir. Yerel seçimlerin kazanılmasında önemli bir rol oynamıştır. Meral Akşener’in “HDP ile aynı masada yer almayız” açıklamasına rağmen, iktidar cenahı sürekli HDP-PKK ile ilişkilerini öne sürerek İYİ Parti’ye gönül veren milliyetçileri ayrıştırmayı hedeflemektedir.

Ve uzun bir süre bu meselenin iktidar tarafından kullanılacağı anlaşılıyor.

HDP-PKK karşıtlığı başka, vatansever Kürtlerin oyuna talip olmak başkadır. İYİ Parti bu korku duvarını söküp atmalıdır. Bu stratejinin arkasında devletin otoriterliğini güçlendirerek iktidarı koruma perspektifi yatmaktadır. Belki de seçimin kaderini Kürt oyları belirleyecektir.

Önüne geleni illet-zillet ve terörist olarak yaftalayan, ehil olmayan kadrolar ile devleti yöneten AK Parti-MHP ortaklığı 2023’de sona erecek midir? Muhalefet cenahı aday seçimlerinde önemli bir hata yapmaz ise öyle görünüyor.

İYİ Parti iktidarı hedefliyorsa bir kitle partisi, bir merkez partisi olmak zorundadır. Buna en önemli engellerden birisi de bazı yöneticilerin MHP’den kalan birtakım alışkanlıklarıdır.

“Küçük olsun, benim olsun” mantığı MHP’yi ne hale getirdi. Ne ilke kaldı ne de duruş…

Önümüz de Cumhuriyet Tarihinin en önemli seçimlerinden biri var. Ve siyasetteki başarının nitelikli insan kaynağı olduğunu unutan, “ya benden öne geçerse”  diye hareket eden kişilerin varlığı İYİ Partiye zarar verir. Ve 66 Yaşında gece gündüz sahada çalışan Meral Akşener’in emeklerine de…

İYİ Parti birilerinin ikbali, çıkarları ve koltuk aşkları sebebi ile gelişimi ve değişimi kısıtlayamaz. “Farklı düşünen ”partilileri dışlama ve itibarsızlaştırma çabaları ise iktidarın işine yarar.

AK Parti ve MHP’den kaçan oyların gidebileceği tek yer İYİ Parti’dir. Bu nedenle seçimlerde milliyetçi ve muhafazakâr seçmenin güven duyacağı, her kesimden oy alabilecek adayların seçimine azami özen göstermek zorunluluğu vardır. Millet İttifak’ı partileri arasındaki geçişler ve taraf değiştirmeler, belki milletvekili ve belediye kazanımlarında etkili olur ama cumhurbaşkanlığı seçiminde önemli bir katkı sağlamaz.

Ülkücüler İYİ Parti’nin emektarı ve en dinamik asli unsurudur. Lakin son günlerde bazı ülkücüler ile merkez sağdan gelenler arasında kısır çekişmelere şahit oluyoruz. Basın ve sosyal medya üzerinde yapılan atışmalar ve kullanılan dil İYİ Partiye zarar vermektedir. İYİ Parti bir kitle partisidir. Parti tüzük ve programına inanmış, her üye eşit haklara sahiptir. Kariyer ve liyakati ile birlikte, oy tabanı olan öne çıkar. Partiyi babasının malı gibi görmek kimsenin ne hakkı ne de haddidir.

Özverili, emek verecek, bilgili, yönetimlerden oluşacak bir kadro ile yola çıkacak olan İYİ Parti’yi güzel günler bekliyor.

Kurtulun hırslarınızdan, koltuk ve makam sevdanızdan.  Türk milletini ve Cumhuriyeti düşünerek kucaklaşın. Tekrar kucaklaştırın herkesi. Tekrar bir araya getirin. Kırılan kalpler olursa da tamir edin! Gruplaşma ve hizipleşme zamanı değildir. Ve daha güçlü ve daha umutlu yarınların önünü açın.

“Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.”

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*